31 Ekim 2013 Perşembe

Bir Kitap Bin Umut :)

Bundan bir süre önce sosyal medya üzerinden bir site buldum. Bir Kitap Bin Umut. Merakla inceledim siteyi. Türkiye'nin farklı illerinde bulunan okulların kütüphaneleri için kitap yardımı beklediklerini bildiren bir platform. İlgimi çekti. Kitap okumayı çok sevdiğimden bir insana hele bir çocuğa verilebilecek en güzel şeyin bir kitap olduğunu düşünürüm. Hele bir okul kütüphanesine yapılan minik bir yardım orda okuyan çocuklara, gençlere ulaşmak anlamına geliyor kanımca. 
Ablam ile birlikte bir okula kitap göndermek istedik. Kendimize göre minik bir bütçe belirledik. Okul Şanlıurfa Suruç ilçesinde bulunan bir Anadolu Lisesi. Okulu ablam seçti. Okul müdürü Muhittin bey ile irtiabata geçip gönderilecek kitapları satın aldım ve kargo ile gönderdim. 
Bugün Muhittin bey aradı. Kitaplar ellerine ulaşmış. Çok mutlu olduklarını söyledi. İşte o an ben daha çok mutlu oldum.
Bize göre minik olan bütçe kim bilir kaç çocuğun elinden geçecek, bir cümle okuyup belki bakış açıları değişecek, farklı dünyalara kapı açarak kendilerine bir değer katmış olacaklar. 

İlgilenenler için sitenin adresini ve sosyal medya adresini paylaşıyorum.

http://www.birkitapbinumut.com/yardim-bekleyenler/
https://www.facebook.com/BirKitapBirMektupBinUmut

29 Ekim 2013 Salı

Biraz Mizah Her Dem İyi Gelir

Hani bazen aklınıza birşey gelir ve kendi kendinize gülmeye başlarsınız ya...etrafınızdakiler sorar "niye gülüyorsun" ama anlatınca komik olmaz. Çünkü o anda zihninizde o sizi güldüren her neyse görseliyle beraber canlanmıştır ve ancak görseli olunca anlamı olur. İşte bana bu sık sık oluyor. Aklıma birden bir kare geliyor ve gülmeye başlıyorum. :) Ne güzel... seviniyorum bunu yaşayınca. Demek ki hala çocuk yanımı koruyabilmişim!
Kardeşim ile mizah anlayışlarımız bir hayli benzer. Hemen aynı şeylere güleriz. Gülmekle yetinmez zincirleme mizahın üzerine gideriz :) Çok keyifli vakit geçiririz. Ağız dolusu kahkahalar atarız birlikte. Bazen eşlerimiz anlamaz arada dönen espriyi, bazen de anlar ama komik bulmazlar...
Bir gün kardeşimle yine böyle zincirleme yaparken ikimizin de çok güldüğü bir şey canlandı. :) Bende bu canlanan görseli kağıda dökmek istedim. Ortaya bir karikatür çıktı...

Aslında bu ilk çizim değil. Öncesinde bunu okul dışında çizdim. İki yetişkin erkek muhabbetine döktüm diyaloğu. Sonrasında kardeşimle paylaştım ve kardeşim durumu okul öğrencilerinin arasında dönen bir diyaloğa dönüştürmemi önerdi. Mantıklı geldi. Üstelik karikatür bir de anlam kazandı. Malumunuz, artık okullardan andımızı kaldırdılar. 


24 Ekim 2013 Perşembe

Uzun Aradan Sonra...

Uzun bir aradan sonra yeniden bloguma giriş yapmak istedim. Neler değişmedi ki? Kulağa küpe olacak nitelikte bir deneyim yaşadım meslek hayatımda. Bu bana çok büyük bir ders oldu. Hayatımdan çok şey götürmedi ama iyi bir hayat tecrübesi olarak yanımda kar kaldı. :) 
Ayrıca minik bir kızım oldu. Doğanın bir insana verebileceği en büyük hediye. :) Küçük kızım şu anda 10 aylık. Onun varlığı ile resime ara vermek zorunda kaldım. Lakin boya fırçalarını ağzına götürmesini istemem. :) Onunla birlikte resim yaptığımı düşünüyorum da bir hayli eğlenceli olur aslında ama epey daha beklmem gerekir. Bu esnada bende boş durmak istemedim. Kızımın varlığı ve hayat dersimi aldığım dönemin de katkılarıyla çocuklar için yayın hazırlamaya başladım. 
İlk projem hazır! Sizlere küçük bir kesit paylaşıyorum burdan. 


Çalışma çocukların hayal gücünü yitirmeden resim yapmak üzerine kurgulandı. Toplamda 40 farklı natamam çizimin çocukların istedikleri gibi tamamlanması istenecek. Büyüdükçe ne yazık ki hayal güçleri kaybolacak, bari çocukken istedikleri gibi balon, kelebeklere kanat veya adamlara bıyık çizsinler diye düşündüm. :)


Proje çizimlerini noter huzurunda bana ait olduklarına dair tasdiklettirdikten sonra farklı yayın evlerine gönderdim ama henüz hiç cevap alamadım. :( Ancak bu beni yıldırmıyor. Çizmeye ve üretmeye devam ediyorum. 
Şimdi ki projem bir hikaye kitabı. Resimlemesi ve hikayesi bana ait olan küçük bir hikaye. Bitince onu da paylaşırım.