7 Mayıs 2014 Çarşamba

Ağır Ağır Çıkacaksın Bu Merdivenlerden...

Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak...

Ahmet Haşim'in bu meşhur şiiri ile bir giriş yapmak istedim. Sebebi şiire merak saldığımdan değil elbet. Öyle bir yeteneğimin olduğunu düşünmüyorum. Ne zaman uğraşmakta olduğum bir iş yavaş ilerlese aklıma hep bu şiir gelir. Ahmet Haşim bu şiiri yazarken neyi sembolize etmek istemiş bilmiyorum açıkcası. Ancak ben her yere çekebiliyorum bu mısraları.
Ve evet...ağır, ağır çıkıyorum bu merdivenlerden...
Tüme varmaya çalıştığım ve hala daha da tüme varamadığım projemle ilgili bu düşüncelerim. Bu proje ile son kaydımda eklediğim resimde henüz renk görülmüyordu. Şimdi bakıyorum da epey ilerleme kaydetmişim. Ancak tıpkı Ahmet Haşim'in dediği gibi "ağır, ağır" oldu bu ilerleme.
El çizimlerimi önce tarayıcıdan taradım ve ardından illustrator denen ve hala daha yabancısı olduğum programda vektörel hale getirdim. Sonra renklendirme işlemlerini photoshop programında yaptım. Ardından işin zevkli kısımına sıra geldi. Puzzle gibi parçaları bir araya getirmek. İnsanları mahalleye ekledikçe hep "aa şu pencereden bir teyze baksın. Burda biri cam silsin. Kahveci kapıdan elinde çay tepsisi ile çıksın" gibi düşünceler geçti kafamdan. Çizdim, taradım, boyadım. sonra ekledim hepsini tek tek. Tam bitti ilk sayfa (toplamda 8 sayfa olmasını planlıyorum) derken bir baktım ki sokakta hiç araba yok. :( Olmaz tabi ki. Şimdi bir kaldırıma park etmiş bir araba bir de hareket halinde bir araba çizimi eklemem gerek. Bir de bisikletli çocuk düşünüyorum. Onları da çizip ekleyince ilk sayfam (!) bitmiş olacak. Kitabın geri kalan sayfaları için tasarılarım hazır. Ancak çizimleri tamamlanmamış.
Kalan 7 sayfa ise bu hızla giderse 24 ayda biter. Sorun değil benim için. Çünkü Ahmet Haşim'in dediği gibi "Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder